8 Ocak 2015 Perşembe

Gitme...



Günün ilk ışıkları ile uyanmıştı.

Kalkıp pencerenin kenarına gitti. Sevdiği kadın henüz uyanmamıştı. Kadının yatakta kıpırdaması ile kafasını geriye doğru usulca çevirip baktı. Öylece bekledi sessizce. Biliyordu hemen kalkmazdı biraz daha uyurdu her sabah yaptığı gibi. Tekrar kıpırdamadığını görünce pencereden dışarıya bakmayı sürdürdü.

Tek tük geçen arabalar ve insanlar onu görmeden geçip gidiyorlardı. Sabahın bu saatinde kimse başını kaldırıp pencerelere bakmıyordu. Her biri ayrı bir telaşla yürüyüp uzaklaşıyordu. Ezberlerdiği bu görüntüleri bıkmadan izliyordu her sabah.

Biraz sonra telefonun alarmı ile irkildi. Hemen uzanıp susturmak istedi ama kadın ondan önce davranıp kapalı gözleri ile telefonu alıp ters çevirdi. Alarm da sustu böylece. Ama kalkmadı, tekrarlayan her alarmda aynı şeyi yaptı kadın. Yarım saat sonra alarm son kez çaldığında uyandı ve birkaç kez gerindi. O ise tüm bunları oradan, dikilip durduğu pencere kenarından sessizce izledi. Kadın yatakta doğrulduğunda yavaşça yanına gitti.  Minik bir öpücük kondurdu burnunun üstüne.

-Günaydın aşkım, dedi en tatlı sesiyle.

-Günaydın canımın içi diye karşılık verdi sıcacık gülümsemesiyle kadın.  

Uzanan eli öpmek yerine yumuşacık, adeta incitmekten korkarcasına koklar gibi dokundu.

-Bu gün evde misin canım? diye sordu.

-Ah üzgünüm tatlım, dedi kadın şakacıktan üzülmüş bir surat ifadesi takınarak. Bu gün de işe gideceğim. Yine evde değilim birtanem. Üstelik hemen hazırlanmaya başlamazsam geç kalacağım. 

Sonra kadın hızlıca bir kalkış yaparak oğlunun odasına gitti. O da peşinden. Kapının yanında durup onları izledi. Hemen her sabah şahit olduğu bu sahne yine tekrar ediyordu.  Kadın oğlunu kaldırmak için yapmadığını bırakmadı ama nafileydi. Onların bu savaşını kimin kazanacağını çok iyi biliyordu artık.

-Uyandım anne, tamam anne, bak tek gözümü açtım anne...

Lafları hep aynıydı. Fazla oyalanmaya zamanı yoktu kadının.  2 gömlek ütüledi, banyoya girip hazırlandı. Her 2 dakikada bir seslendi

-Oğlummmm, aşkımmmm, annesinin gülüüüü,  kalk haydiiii…

Odaya geçip giyindi. Çoraplarını giymek için yatağın üzerine oturduğunda yanına geldi sevdiği kadının. Usulca sokulup;

- Yine mi? Yine mi gidiyorsun sensiz geçecek saatlere emanet bırakarak beni! Dedi.

Kadın gülümsedi.

-Yapma ama, hala alışamadın mı? diye takıldı. 

Kadın çoraplarını giymeye çalışırken başını dizlerine bıraktı usulca.

-Gitme…  dedi yavaşça. Seni çok özlüyorum… Benimle birlikte olduğun zamanlar öyle az ki yetmiyor…

Kadın kucağında yatan başı yavaşça kaldırdı.

-Biliyorum canımın içi bu aralar seni ihmal ettim. Sana yeterince zaman ayıramadım. Ama yapma böyle birtanem. İnan ben de seninle birlikte olmak istiyorum. Sensiz dakikalarımda seni çok özlüyorum. Sen böyle yaparsan benim içim daha çok sızlıyor. Ne olur yapma ben de seni çok seviyorum ama şimdi gitmem gerek, dedi. 

Arkasından hüzünlü havayı değiştirmek için ekledi;

-Bak bu akşam sana güzel bir sürprizim olacak, beni bekle aşkım tamam mı? diye onu neşelendirmeye çalıştı.

O ise oturduğu yatağın üzerinden umutsuzca gözlerinin içine baktı ve fısıltı ile yineledi;

-Gitmeee…

Kadın duymamış gibi yaparak koridora yönlendi. Çantasını ve paltosunu alıp kapıya çıktı.  Geriye baktığında geçirmeye gelmediğini gördü. Hala bıraktığı yerde yatağın üzerinde boynunu bükmüş öylece oturuyordu.  Eliyle öpücük gönderdi ve;

-Bizim haylaz sana emanet, artık ne yap yap uyandır ve gitmesini sağla. Sana güveniyorum. Dedi.

Kapının kapanması ile hızlıca salonun penceresine gitti. Perdenin altına geçip kadının bahçeye çıkmasını bekledi. Birazdan kadın bahçede göründü. Tıpkı diğerleri gibi hızlıca yürüyüp kalabalığa karışırken o yine fısıltı ile arkasından;

-Gitme… dedi. Sağ patisi ile pencereye dokunarak.

Öylece durdu bir süre sonra hemen haylaz abinin odasına gitti.  Bu sabah hangi taktiği denesem acaba diye düşündü kapıdan yataktaki uykucu abiye bakarken…


- Dolabın üstüne çıkıp oradan üstüne mi zıplasam, yorganın içine mi girmeye çalışsam? Yok en iyisi gözlerimi dikip yastığının üzerinde oturayım her zaman işe yarıyor,  dedi.




                                                    Bunlar benim kızımın fotoğrafları... 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder